HRW’nin sosyal medya platformu X hesabından yapılan açıklamada, İsrail Kara Kuvvetlerinin, Gazze’deki binlerce yaralı ile yerinden edilmiş sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi Şifa Hastanesini kuşattığı bildirildi.
Açıklamada, “Yakınlarda devam eden saldırılar ve çatışmalar nedeniyle yaşam destek ünitesine bağlı olanlar, hava saldırılarında uzuvlarını kaybedenler ve yanık mağdurları da dahil tıbbi bakım ve barınak arayan aralarında çok sayıda çocuğun da bulunduğu binlerce sivilin sağlığından endişe duyuyoruz.” ifadesine yer verildi.
Şifa Hastanesi yerleşkesinin içerisinde çekilen videolara dikkatin çekildiği açıklamada, acil servisin yanındaki avluda barınan sivillerinin, cesetleri toplayan acil durum çalışanlarının ve gazeteciler de dahil yüzlerce insanın görüldüğü ifade edildi.
Açıklamada, son günlerde çekilen video ile fotoğrafların, siviller ve acil yardım çalışanlarının gece gündüz ambulansla, arabayla, yaya olarak, eşek arabasıyla yüzlerce yaralı ve ölüyü hastaneye getirdiğinin kaydedildiği aktarıldı.
İsrail’in 3 Kasım’da Şifa Hastanesinin ana girişindeki bir ambulansı hava saldırısıyla hedef aldığı anımsatılan açıklamada, bu saldırıda HRW’nin, 5’i çocuk en az 21 kişinin öldüğü ya da yaralandığını doğruladığı bildirildi.
Açıklamada, saldırıya gerekçe olarak İsrail’in “ambulansın Filistinli savaşçıları taşıdığı” iddiasını destekleyen herhangi bir kanıtın bulunmadığının altı çizildi.
Şifa Hastanesi ve çevresinin “ateş altında” kalmaya devam ettiği belirtilen açıklamada, İsrail’in 3 Kasım’daki ambulansa yönelik saldırısından bu yana hastane yakınlarını hedef almayı sürdürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, “İsrail ordusu Hamas’ın karargahının Şifa Hastanesinin altında olduğunu ve Hamas askeri yetkililerinin hastanenin içinde bulunduğunu iddia ediyor. HRW bu iddiayı doğrulayamıyor.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Hastanelerin savaş hukuku kapsamında özel bir korumaya sahip olduğu hatırlatılan açıklamada, İsrail’in Şifa Hastanesinin tahliye edilmesi için “zamanın daraldığı” emirlerinin ciddi endişelere yol açtığı vurgulandı.
Açıklamada, NASA verilerinin tahliye için gösterilen güzergahta çok sayıda yangın olduğunu gösterdiği belirtilerek, “tüm sivil yapıların hedef olduğu” yönündeki çağrıların ve geçiş güvenliği sağlanmadan hastanenin tahliye edilmesi yönündeki uyarıların yetersiz olduğu ifade edildi.
Tahliye çağrısından sonra yerlerinden ayrılmayanlar, taşınmaktan korkanlar veya yerlerinden edilmek istemeyenler de dahil savaş kuralları kapsamında sivil olarak korunma haklarını kaybetmedikleri hatırlatılan açıklamada, hiçbir bölgenin “serbest atış bölgesi” olmadığına işaret edildi.
Açıklamada, “Dünya liderleri İsrail’i sivilleri ve sivil altyapıyı korumaya ve hukuk dışı saldırılar gerçekleştirmemeye çağırmalıdır. Daha fazla kitlesel zulmü önlemek için acilen harekete geçmelidirler.” ifadeleri kullanıldı.